23 Aralık 2015 Çarşamba



85. YIL ÖNCE GERİCİLER TARAFINDAN KATLEDİLEN DEVRİM ŞEHİDİMİZ ASTEĞMEN MUSTAFA FEHMİ KUBİLAY`I SAYGIYLA ANIYORUZ.

23 aralık 1930 sabahı, bundan tam 85 yıl önce, menemen'de tuhaf bir şeyler oluyor. sabahın erken saatlerinde dördü silahlı altı kişi belediye meydanında tekbir getirerek gezinmeye başlıyor. hepsi çember sakallı. başlarında sarık, sırtlarında cüppe var.

ortalıkta dolanan altı kişi, biz şeriat ordusuyuz deyip müftü camii'ne giriyorlar. elebaşıları olan derviş mehmet camide namaz kılanlara kendini "mehdi" olarak tanıtıyor ve dini korumaya geldiklerini söylüyor. arkalarında 70 bin kişilik halife ordusu olduğunu, öğle saatlerine kadar şeriat bayrağı altında toplanmayanların kılıçtan geçirileceğini tebliğ ediyor!

derviş mehmet isimli sapık ve arkasındaki yobazlar, camideki yeşil bayrağı alıp uzun bir sopaya takıyorlar. yoldan geçen birine meydanda bir çukur kazdırıp bayrağı oraya dikiyorlar. yobazlar bayrağın çevresinde dönmeye, tekbir getirmeye, zikretmeye başlıyorlar... ve bağırıyorlar:

şapka giyen káfirdir. yakında yine şeriata dönülecektir. bize kurşun işlemez. işin acı yanı, menemen ahalisinden bazıları bunlara alkış tutuyor!

olaylar ilçedeki askeri birliğe duyuruluyor. alay komutanı, yedeksubay Kubilay'ı bir manga askerle birlikte olay yerine gönderiyor. kubilay ve askerlerin silahlarında mermi yok. süngü takıp olay yerine gidiyorlar.

Kubilay askerlerini meydan girişinde bırakıyor ve yobazlardan teslim olmalarını istiyor. işte bu anda yobazlardan biri ateş ediyor.

Kubilay yaralanıp yere düşüyor. ayağa kalkıp cami avlusuna doğru kaçıyor, ama orada tekrar yere düşüyor. çevredeki kalabalık paniğe kapılıp kaçışıyor.

derviş Mehmet ve arkadaşları, işte o anda Kubilay'ın başına çöküyorlar. mehmet, çantasını açıp testere ağızlı bağ bıçağını çıkarıyor...

ve yaralı yedeksubay kubilay'ın başını orada kıtır kıtır kesip gövdesinden ayırıyor.

kin ve nefret gözlerini öylesini bürümüş ki, kesik baştan akan kanı içiyorlar. saçlarından tuttuğu kesik baş, şimdi derviş mehmet'in elindedir.

yeşil bayrağın sopasına kesik başı dikmeye çalışıyorlar, ancak bir türlü başaramıyorlar. bunun üzerine birileri kendilerine ip getiriyor. kesik baş, yeşil bayrağın dikili olduğu sopaya iple bağlanıyor.
bütün bunlar olurken yine tekbirler getirilmekte, "ey ahali din elden gidiyor" çığlıkları menemen'de yankılanıyordu.

birkaç dakika içinde üç şehit verilmiş, bir baş kesilmiştir.
yobazlar mutludur! kubilay'ın kesik başı, yeşil bayrağın sopası üzerinde teslim olun" diye bağırdı. yobazların yanıtı kesindi:

bize kurşun işlemez

askeri birlik ateş ediyor yobazlardan bazıları orada yere serilirken, bazıları kaçıyor . 

23. Aralık 1930 Menemen